Real Madrid CF ya da daha yaygın bilinen adıyla
Real Madrid, İspanya'nın Madrid şehrinde kurulmuş olan spor kulübüdür. İsminde bulunan "
Club de Fútbol" ibaresine rağmen sadece futbol değil
basketbol takımı da mevcuttur.
FIFA tarafından 20. yüzyılın en iyi futbol takımı olarak nitelendirilen
[3][4] Real Madrid tarihi boyunca 31
La Liga, 18
İspanya Kral Kupası, 9
UEFA Şampiyonlar Ligi, 2
UEFA Kupası, 1
UEFA Süper Kupası ve 3
Kıtalararası Kupa şampiyonluğu yaşamıştır.
Avrupa Kulüpler Birliği'nin kurucu üyelerinden biri olan Real Madrid, eski
G-14 oluşumunun da kurucu üyelerinden birisidir. Kulübün isminde bulunan "Real" kelimesi İspanyolca'da "kraliyet" anlamına gelmektedir ve bu unvan logosunda bulunan kraliyet tacı ile birlikte 1920 yılında
XIII. Alfonso tarafından kulübe verilmiştir. Real Madrid;
Real Sociedad,
Real Unión,
Real Betis ve
Real Zaragoza ile birlikte isminde "Real" unvanını kullanma ve logosunda kraliyet tacını taşıma yetkisini direkt olarak kraldan alan ender kulüplerden biridir.
1902 yılında kurulan kulüp tarihi boyunca hiç küme düşmemiştir. 1950'li yıllarda hem Avrupa hem de İspanya futbolunda önemli bir güç haline gelmiş, 1980'li yıllarda kazandığı iki UEFA Kupası, beş La Liga şampiyonluğu, bir İspanya Kral Kupası şampiyonluğu ve üç
İspanya Süper Kupası ile
La Quinta del Buitre olarak anılır olmuştur.
Kulüp kurulduğu ilk dönemlerde beyaz üzerine çapraz lacivert çizgili forma giymekte iken özellikle seslerini duyurmaya başladıkları 1950'li yıllarda giydikleri düz beyaz formalar sebebi ile "
Beyazlar" anlamına gelen "
Los Blancos" lakabı ile tanınmaya başlamışlardır. Kulübün stadyumu olan
Santiago Bernabéu, 1947 yılında açılmıştır. Kapasitesi ilk dönemlerde 120.000 kişi olmasına rağmen
UEFA standartlarına uyması için sonraki yıllarda kapasitesi düşürülmüştür. Bernabéu,
1957,
1969,
1980 ve
2010 yıllarında UEFA Şampiyonlar Ligi'nin finallerine evsahipliği yapmıştır.
Real Madrid'in ezeli rakiplerinden olan
FC Barcelona ile oynadığı karşılaşmalar "
El Clásico" olarak nitelendirilmektedir ve bu rekabet tüm dünyadaki futbolseverler tarafından takip edilmektedir.
Kulüp, 401.000.000€ gelirle
dünyanın en zengin futbol kulübü olmakla birlikte
[5], 2010 itibariyle 1.323.000$ marka değeriyle
en değerli ikinci futbol kulübüdür.
[6]Tarihçe İlk yıllar, İç Savaş ve Franco (1902–1945) Real Madrid'in kökeni
Institución Libre de Enseñanza akademisyenleri, öğrencileri ve
Oxbridge mezunlarının 1897'de kurduğu
Sky Futbol Kulübü'ne dek gitmektedir.
[7] 1900 yılında bu kulüp
Foot-Ball de Madrid ve
Club Español de Madrid olmak üzere iki kulübe ayrılmıştır.
[8] Club Español de Madrid'de 1902 yılında ikiye bölünmüş ve 6 Mart 1902 tarihinde
Madrid Futbol Kulübü kurulmuştur.
[2] Kuruluşundan üç yıl sonra ise İspanya Kupası finalinde Athletic Bilbao'yu devirerek ilk şampiyonluğunu kazanmıştır. Kulübün o dönem ki başkanı
Adolfo Meléndez İspanya Futbol Federasyonu'nun kurulmasını karara bağlayan anlaşmanın imzacılarından birisi olmuş, böylece 4 Ocak 1909 tarihinde kurulan
İspanya Krallığı Futbol Federasyonu'nun kurucu taraflarından birisi de Madrid Futbol Kulübü olmuştur. 1912 yılında ise takım
Campo de O'Donnell'a taşınmıştır.
[9] 1920 yılındaysa
XIII. Alfonso tarafından kulübe "Real" unvanı ve armasında kraliyet tacını taşıma izni verilmiş, böylece
Madrid Futbol Kulübü'nün adı
Real Madrid CF olarak değişmiştir.
[10]1929 yılında
ilk İspanyol futbol ligi kurulmuş, Real Madrid son maçta
Athletic Bilbao'ya yenilerek Barcelona'nın ardından ikinci olmuştur.
[11] Real Madrid ilk lig şampiyonluğunu ise
1931–32 sezonunda kazanmıştır. Ertesi yıl tekrar lig şampiyonu olan Real Madrid aynı yıl Kral Kupası'nı da kazanarak çifte şampiyonluk yaşamıştır.
[12]Santiago Bernabéu Yeste ve Avrupa'da yükseliş (1945–1978) [değiştir]Santiago Bernabéu Yeste 1945 yılında Real Madrid'in başkanı olmuştur.
[13] Başkanlık döneminde ilk olarak
İspanya İç Savaşı sırasında zarar gören
Ciudad Deportiva'yı yenilemiş ve kulübü
Santiago Bernabéu Stadyumu'na taşımıştır. 1953 yılından itibaren ise dünya çapında prestij sağlayacak transferler gerçekleştirmeye başlamıştır. Bunun en belirgin örneği ise kulübün tarihinde unutulmaz bir yer edinen
Alfredo Di Stéfano'dur.
[14]1955 yılında Fransız spor gazetesi
L'Équipe'in editörü ve futbolcu olan
Gabriel Hanot'un önerisi,
Gusztáv Sebes, Bedrignan ve Bernabéu'nun girişimleri ile birlikte daha sonra
UEFA Şampiyonlar Ligi adını alacak olan futbol turnuvası düzenlenmeye başlamıştır.
[15] Bu olayla birlikte Barnabéu'nun başkanlığındaki Real Madrid hem İspanyol hem de Avrupa futbolunda kendini önemli bir güç olarak kabul ettirmiştir.
Turnuvanın ilk sezonunun finalinde
Stade de Reims'ı 4–3 mağlup ederek şampiyon olan Real Madrid beş yıl boyunca üstüste kupada şampiyonluk yaşamıştır.
[14] Bu başarısından dolayı da kulübe
UEFA tarafından turnuva kupasının orijinali verilmiştir.
[16] 1966 yılındaki finalde ise tamamen İspanyol oyunculardan oluşan kadrosuyla finalde
Partizan'ı 2–1 devirmiş, 6. kez turnuvanın şampiyonluğunu kutlama şerefine erişmiştir.
[17] 1966 Avrupa şampiyonu olan bu kadro
Diario Marca'nın yayınladığı
Beatles'ın
She Loves You şarkısının nakaratında geçen "
yeah, yeah, yeah" sözlerinden ötürü "
Ye-yé" olarak tanınmıştır. Ye-yé jenerasyonu
1962 ve
1964 yıllarında da Avrupa'da ikinci olmuştur.
[17]1970'li yıllarda Real Madrid 5 lig şampiyonluğu ve 3 de İspanya Kral Kupası kazanmıştır.
[18] Ayrıca
UEFA Kupa Galipleri Kupası'nın ilk sezonu olan 1970–71 sezonunda ise finalde
Chelsea'ye 2–1 mağlup olarak kupada ikinci olmuştur.
[19]2 Haziran 1978 tarihinde
Arjantin'de Dünya Kupası düzenlenmekte iken kulüp başkanı Santiago Bernabéu Yeste ölmüştür.
FIFA ise bu durum karşısında üç günlük yas ilan etmiştir.
[20] Ölümünden sonraki yıldan itibaren ise kulüp tarafından Bernabéu'nun onuruna
Santiago Bernabéu Kupası düzenlenmeye başlamıştır.
[21]Quinta del Buitre ve yedinci Avrupa Kupası (1980'ler–2000) 1980'lerin başında Real Madrid'in La Liga üzerindeki etkisi eski kadar hissedilmiyordu. Kulüp, 1980 ve 1985 yılları arasında şampiyonluk yakalayamamış sadece üç kez lig ikincisi olmuştur.
[22] Ancak kulüp 1980'lerin ikinci yarısında ise tam anlamıyla ligleri domine etmiştir. Bu dönemde iki UEFA Kupası, beş La Liga, bir Kral Kupası ve bir de İspanya Süper Kupası şampiyonluğu kazanılmıştır.
[23] İspanyol gazeteci Julio César Iglesias bu kuşak futbolcularına "
La Quinta del Buitre" yakıştırmasını yapmıştır.
Francisco Buyo,
Miguel Porlán,
Hugo Sánchez,
Manuel Sanchís,
Martín Vázquez,
Míchel,
Miguel Pardeza ve
Emilio Butragueño bu kuşağın futbolcularıdır.
[23] 1990'ların ikinci yarısında ise Martín Vázquez, Emilio Butragueño ve Míchel'in kulüpten ayrılmasıyla birlikte
Quinta del Buitre dağılmıştır.
1996 yılında kulüp başkanı
Lorenzo Sanz,
Fabio Capello'yu teknik direktör olarak görevlendirmiştir. Capello sadece bir sezon görev yaptığı kulüpte
Roberto Carlos,
Predrag Mijatović,
Davor Šuker,
Clarence Seedorf,
Raúl,
Fernando Hierro,
Iván Zamorano ve
Fernando Redondo gibi döneminin yıldız futbolcularıyla ligde şampiyonluk yaşamıştır. 1998 yılında ise
Jupp Heynckes teknik direktörlüğündeki takıma
Fernando Morientes'de eklenmiş ve kulüp 32 yıl sonra tekrar UEFA Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu yaşamıştır.
1998 finalinde Juventus karşısında 1–0 galip gelen takımın golünü ise Predrag Mijatović kaydetmiştir.
[24]Los Galácticos, Calderón ve ikinci Pérez dönemi (2000–günümüz) Temmuz 2000'de kulübün başkanlığına
Florentino Pérez seçilmiştir.
[25] Pérez, seçim kampanyasında kulübün borçlarını silmek ve tesislerini modernleştirmek için verdiği sözlerin yanında ilk iş olarak verdiği diğer bir söz olan
Luís Figo'yu kulübe kazandırmıştır.
[26] Sonraki yıllarda ise izlediği yıldız futbolcu politikası gereğince
Zinédine Zidane,
Ronaldo ve
David Beckham gibi dünyaca ünlü futbolcuları transfer ederek "
Los Galácticos"u oluşturmuştur. Ancak yıldızlar karması olarak nitelendirilen bu kadro yalnızca
2002 yılında UEFA Şampiyonlar Ligi şampiyonluğunu kazanmış, sonraki yıllarda ise ulusal ve uluslararası hiçbir başarı elde edememiştir.
[27]2 Temmuz 2006'da
Ramón Calderón'un başkan seçilmesiyle Fabio Capello tekrar takımın teknik direktörlüğüne getirilmiş, Predrag Mijatović ise yeni sportif direktör olarak tekrar kulübün bir parçası olmuştur. Real Madrid'i, dört sezon sonra La Liga şampiyonluğuna taşımasına
[28] rağmen defansif futbol oynattığı gerekçesiyle Capello takımdan kovulmuştur.
[29] 2007–08 sezonunda ise tekrar La Liga şampiyonluğunu tadan Real Madrid, bu şampiyonluk ile kulüp tarihindeki 31. İspanya şampiyonluğuna erişmiştir.
[30]1 Haziran 2009 tarihinde, Florentino Perez tekrar Real Madrid'in başkanlık koltuğuna oturmuştur.
[31][32] İkinci başkanlık döneminde yaptığı
AC Milan'dan
Kaká[33] ve 80.000.000£ bonservis bedeliyle
Manchester United'dan
Cristiano Ronaldo transferleri ile ikinci
Los Galácticos projesini de başlatmıştır.
Arma, forma ve renkler Kulübün ilk arması beyaz üzerine lacivert renklerle "
Madrid Club de Fútbol"un kısaltması olan "MCF" harflerinin üst üste yazıldığı basit bir tasarım idi. Arma üzerinde yapılan ilk değişilik 1908 yılında gerçekleşmiştir.
[34] Bir sonraki değişiklik ise 1920 yılında
Pedro Parages başkanlığındaki dönemde yapılmıştır. Bu dönemde
XIII Alfonso'nun kulübe "Real" unvanını vermesiyle hem isim hem de arma değişmiş ve kulübün adı
Real Madrid Club de Fútbol olmuştur. Armasına ise kraliyet tacı eklenmiştir.
[35][34] 1931 yılında ise monarşik rejimin sona ermesi ile kulüpteki kraliyetle ilgili bütün göstergeler (Real ismi ve armadaki kraliyet tacı) kaldırılmıştır.
[12] 1941 yılında ise
İç Savaş sürerken kraliyet tacının tasarımı değiştirilerek tekrar armaya eklenmiştir.
[13] Ayrıca Madrid Club de Fútbol ismine "Real" kelimesi de tekrar eklenmiştir.
[34] 1997 yılında armanın ortasındaki çapraz çizginin mor olan rengi laciverte çevrilmiş, 2001 yılındaki ufak rötuşlar ile de arma son kez değişikliğe uğramıştır.
[34]
Kulübün ilk arması.
1908 - 1920
1920 - 1931
1931 - 1941
Real Madrid'in ilk forması henüz
Club Español de Madrid döneminde giydiği beyaz üzerine çapraz lacivert bir şerit bulunan gömlek yakalı bir forma, beyaz şort ve lacivert çoraplar olarak kabul edilir.
[11][36] 1902 yılındaysa
Corinthian'ın forması örnek alınarak düz beyaz formaya geçilmiştir.
[37] Aynı yıl, mavi çorap siyah çorap ile değiştirilmiştir. 1940'larda ise formanın sol göğüs üzerindeki kısmına arma eklenmiştir. 23 Kasım 1947 tarihinde
Metropolitano Stadı'nda
Atletico Madrid karşısına çıkan Real Madrid, formasında sırt numarası bulunan ilk İspanyol kulübü olmuştur.
[13]Kulübün son yıllarda kullandığı formalar
Adidas tarafından imal edilmiştir.
[38][39] Real Madrid'in ilk forma sponsoru olan
Zanussi, 1982 ve 1985 sezonları arasında kulübe destek sağlamıştır. Kulübün en uzun süre sponsorluk anlaşması imzaladığı firma ise
Teka'dır. Teka, Real Madrid'e 1992'den 2001'e dek süren dokuz yıl boyunca sponsorluk desteği sağlamıştır.
[40][41] İzleyen yıllarda ise 2001'de Realmadrid.com, 2002 ve 2006 yılları arasında
Siemens Mobile, 2006 ve 2007 yıllarında
BenQ Siemens[42] ile forma sponsorluğu anlaşması imzalanmıştır. 2007 yılından itibaren ise
bwin.com kulübün forma sponsorluğunu yürütmektedir.
[43][44]Stadyum Santiago Bernabéu Stadyumu, Alfredo Di Stéfano Stadyumu ve Estadio Chamartín Santiago Bernabéu'nun içten panoramik görünümü.
Real Madrid'in 1912 yılında taşındığı
Campo de O'Donnell kulübün ilk stadyumudur.
[9] Kulüp daha sonra ise 8.000 kapasiteli küçük bir stad olan
Campo de Ciudad Lineal'e geçmiştir. 17 Mayıs 1923'te ise
Newcastle United ile oynanan karşılaşmayla açılan
Estadio Chamartín'e taşınmıştır.
[45] Real Madrid ilk şampiyonluğunu 22.500 seyirci kapasiteli bu stadyumda yaşamıştır.
[11] 1943 yılında kulüp başkanlığına seçilen Santiago Bernabéu Yeste, Estadio Chamartín'in kulübün emelleri için yeterince büyük olmadığına karar vermiş ve yeni bir stadyumun inşasına başlamıştır. 1944'te başlayan inşaat çalışmaları 1947'de sona ermiş ve yeni stadyum 14 Aralık 1947 tarihinde açılmıştır.
[13][46] 1955 yılına kadar
Nuevo Estadio Chamartín adıyla işletilen stadyum 1955 yılında bugünkü
Santiago Bernabéu Stadyumu adını almıştır.
[14] Bernabéu'da yapılan ilk maç Real Madrid ve Portekiz kulübü
Belenenses arasında oynanmış ve 3–1 Real Madrid lehine sonuçlanmıştır. Stadyumdaki ilk gol ise Sabino Barinaga tarafından atılmıştır.
[13]Santiago Bernabéu Stadyumu'nun kapasitesi 1953'teki genişletme sonrası 120.000 kişiye dek ulaşmış, sonraki yıllarda ise kademeli olarak düşürülmüştür.
[47][48] Son yapılan değişiklik 2003 yılında yapılmış ve kapasite 5.000 kişi artırılarak 80.354 kapasiteli hale getirilmiştir.
[47][49]Bernabéu,
1964 Avrupa Şampiyonası'nın ve
1982 FIFA Dünya Kupası'nın finallerine ev sahipliği yapmıştır. Ayrıca Avrupa kulüp futbolunun en önemli turnuvası olan
Şampiyon Kulüpler Kupası'nın
1957,
1969 ve
1980 sezonlarının finallerine de sahne olmuştur. En son olarak ise
2010 yılında UEFA Şampiyonlar Ligi'nin finaline ev sahipliği yapmıştır.
[50]9 Mayıs 2006 tarihinde Real Madrid'in rezerv takımı olan
Real Madrid Castilla'ya evsahipliği yapması amacıyla
Alfredo Di Stéfano Stadyumu açılmıştır. Stadın açılışında Real Madrid ile
Stade Reims arasında
1956 Şampiyon Kulüpler Kupası finalinin rövanşı mahiyetinde bir maç oynanmıştır. Karşılaşmayı
Sergio Ramos,
Antonio Cassano (2),
Soldado (2) ve
Jurado'nın golleriyle 6–1 Real Madrid kazanmıştır. Adını Real Madrid'in eski futbolcusu
Alfredo Di Stéfano'dan alan stadyum 6.000 kişi kapasitelidir.
[51]Rekorlar ve istatistikler Real Madrid CF rekorları ve istatistikleri listesi Raúl, Real Madrid adına en çok gol atan ve en çok maça çıkan futbolcudur. Bu yönleriyle Real tarihinin unutulmazları arasındadır.
Raúl, 1994 ve 2010 yılları arasında 741 kez giydiği Real Madrid formasıyla kulüp rekorunu kırmış ve kulüp tarihinde en çok forma giyen futbolcu olmuştur. Raúl'den sonra en çok forma giyen oyuncu ise 711 kez ile
Manuel Sanchis, Jr'dır.
[52] Luís Figo ise millî takımında oynadığı 127 maç ile Real Madrid tarihinde en fazla millî takımının formasını giymiş oyuncudur.
[53]Raúl, 323 gol ile Real'in gelmiş geçmiş en golcü futbolcusudur.
[54] Alfredo Di Stefano,
Santillana,
Ferenc Puskás,
Hugo Sánchez ve
Cristiano Ronaldo ise Real için 200 golden fazla gol atmışlardır ve Raúl'den sonra Real tarihinin en golcü futbolcularıdır. Ronaldo,
2010–11 sezonunda attığı 40 gol ile bir sezonda en çok gol atan Real futbolcusudur. Kulüp tarihinin en hızlı golünü ise
Ronaldo 3 Aralık 2003 tarihindeki
Atlético Madrid maçında 15. saniyede atmıştır.
[55]Kulüp tarihindeki en fazla seyircili maç 2006 yılındaki
Kral Kupası maçlarında 83.329 kişi ile gerçekleşmiştir.
Santiago Bernabéu'nun mevcut kapasitesi ise 80.354'tür.
[56] 2007–08 sezonunda yakalanan ortalama 76.234 kişilik seyirci istatistiği ise o sezon Avrupa liglerindeki en yüksek seyirci ortalamasıydı.
[57] 17 Şubat 1957 ve 7 Mart 1965 tarihleri arasında oynanan 121 La Liga iç saha maçında yenilmeyen Real Madrid bu alanda da rekoru elinde bulundurmaktadır.
[58]Real, 9 kez ile en çok UEFA Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu yaşamış 21 kez ile en çok yarı final oynamış kulüptür.
[59] Raúl González 68 gol ile UEFA Şampiyonlar Ligi'nin gelmiş geçmiş en çok gol atan oyuncusudur. Attığı gollerin 66'sını ise Real Madrid adına atmıştır.
Haziran 2009'da Cristiano Ronaldo için ödenen 96.000.000€
(131.500.000$) bonservis bedeli futbol tarihinin en yüksek bonservis bedeli olarak tarihe geçmiş ve Real Madrid gelmiş geçmiş en pahalı transferi gerçekleştirmiştir.[60] Bundan önceki en yüksek bonservis ücreti rekoru yine Real Madrid tarafından Zinedine Zidane için 76.000.000€ meblağ ile ödenmiştir. Kulübün en yüksek bonservis bedeliyle sattığı oyuncu ise 1 Eylül 2008 tarihinde
Manchester City'den 42.000.000€ bonservis ücreti aldığı
Robinho satışı olmuştur.
[61]Taraftar İç saha maçlarını 80.354 kişilik Santiago Bernabéu'da oynayan Real Madrid her maç ortalama 68.670 seyirciye oynamaktadır.
[1] Bir sezonluk kombine satın almak için öncelikle kulübe üyeliğin bulunması gereklidir. Kulübe üye olanların dışında tüm dünyada yaklaşık 1.800
peñas (kulübe bağlı resmî taraftar grupları) vardır. Real Madrid, İspanya'da her zaman en yüksek seyirci ortalamasına sahip takımlardan birisi olmuştur. 2004–05 sezonunda yakalanan 71.900 seyirci ortalaması o sezon La Liga'nın en yüksek ikinci seyirci ortalamasıydı.[62]Real'in en büyük taraftar grubu
Ultras Sur'dur. Bu grubun siyasi duruşu
aşırı sağcı olarak bilinir. Ultras Sur,
SS Lazio'nun yine kendisi gibi aşırı sağcı bir taraftar grubu olan
Irriducibili ile kardeştir. Bu taraftar grupları futbolculara karşı ırkçı tutumlarıyla da tanınır.
[63][64][65]