dünya düzeni ve din

Dünyevi nizam ve ideolojilerde beklenen ve beklenilmesi gereken de bu değil midir acaba?.Daima mal biriktirme ve bencillikte son sınıf olma mücadelesi.Paylaşımsız ,acımasız ve ruhsuz bir düzen ve ona uyarlanan insancıklar.Kapitalizm sosyalizm ve hatta tüm izm'ler madolyonun farklı birer yüzleridir ancak.Zenginin zenginleştiği fakirlerin ise satın alınıp satıldığı emeklerinin sömürüldüğü bir mega büyüme hamlesidir ancak yüce !!! batı ekonomi ve düşünce sistemleri.Beşerin yol tayın ettiği her şey başka bir beşerin haksizlğa uğrayacağı bir durak olmaktan öte değildir.Ya topyekün ilahi nizam tesis edilecek yada bu bozuk düzen büyüyerek ilerleyecek.son mu ?! elbette insanoğlunun felaketi..İnanç sahipleri ne zaman dini kendilerine uydurmayı bıraktıklarında hızlı bir dönüş sağlanacaktır.Hurafe ve batıl saçmalıklarla izole edilen din ve dindar çevre narkozdan bir an evvel uyanmalı.Gerçek kardeşlik ve insanın kutsallığı çerçevesinde cem olunmalıdır.Camiler halkın sosyal yaşamına açılmalı yanlarına kütüphane aşevi dahil birer sosyal kompleks haline dönüştürülmelidir.Din adamlarının sosyal işlerde etkin ve sosyoloji bilgisi ihtiva eden proğamlarla donaltılmaları zaruri bir haldir.Diğer tüm din ideoloji yada kültürlerinde bu denli bir yola girmeleri elzemdir.masonik ve şeytani düzenleri mağlup edemediğimiz sürece hep tokat yiyip yerimize sessizce oturacağız.Ağladığımız da kımseler göremeyecek çünkü bencilliğimizin zirvesindeyiz.
Muhtesim Turhan