Mesaj Sayısı : 425 Yaş : 50 Nerden : istanbul Teşekkür Sayısı : 397 Kayıt tarihi : 21/12/08
Konu: Bir damla sevgi hayattır C.tesi Şub. 14, 2009 12:24 am
Allah (c.c.)ın en küçük zerreden en büyük kürreye kadar bu alemde yaratmış olduğu her şey sevgi bağıyla birbirine bağlanmış ve gerçek sevgili olan Allah (c.c.)a doğru seyir (yolculuk) etmektedir. Sevgi, Allah (c.c.)ın bu aleme koymuş olduğu yaradılış sırrı, kainatta bulunan her varlığın özü ve çekirdeğidir. Belki de bu hikmetten olacak ki arap dilinde çekirdeğe “Habbe" ,sevgiye ise “Hubb" denmiştir. Sevginin ilahi aşk ile yoğrulmuş şekline ise “Muhabbet" denir. Demek ki sevgi insanın özünde, çekirdeğinde var olan bir gerçektir. İnsanı bu gerçekten mahrum bırakmak, kalıp olarak yaşasa da onu gerçekte öldürmektir. Bu dünyada bulunan her şey, sevgi merkezli ve sevginin çekim kuvvetine sahiptir. Günlük hayatımızda, basit ve değer vermediğimiz herhangi bir şeyden dahi, belirli bir zaman uyak kaldığımızda ona duymuş olduğumuz özlem işte bu sebeptendir. İnsan, hayatında sevginin kıymetini anlamasa da, sevgiden bir an mahrum kalması onun bunalımı demektir. Bu yönüyle sevgi insanın hayat direnci ve hayat dinamiğidir. Aslında çareyi intiharda bulan insanlar, sevgi servetlerini kaybederek sevgi iflasına uğrayan insanlardır. Fert ve toplumları yönlendiren idarecilerin insanın bu asli ihtiyacını göz ardı etmemeleri, insanların hayata sevgiyle yapışmalarını sağlayacak ortamı oluşturmaları gerekir.
Gerçek şu ki; makineleşen dünya, insanlar arasındaki sevgi, saygı ve dayanışmayı silindirleri altında ezmiştir. Sevgiden mahrum kalan, gerçek manada birbirini sevemeyen insanlar iç alemlerinde oluşan sevgi boşluğunu hoş olmayan başka şeylerle doldurmaya başlamışlardır. Böylece insan tanınamaz bir hale gelerek terör ve anarşi makinesi olmuş, huzursuzluk ve bunalımların kaynağı haline gelmiş veya getirilmiştir. Meselenin daha vahim olan yönü ise devletleri idare edenler kendi şahsi arzuları ve görüşlerini, idare ettiği toplumun beklenti, istek ve arzularına bakmaksızın zoraki uygulamaya kalkmaları toplumlardaki bu sevgi erozyonuna bir yenisini daha katmış böylece insanlar kendilerinden başkalarını düşman görür hale gelmişlerdir. Her yünüyle insanın saadet ve mutluluğunu isteyen İslam dini, sevgi, saygı ve hoşgörü dinidir. İnsanlar arasında sevgi ve saygının yerleşmesi, toplumların sevgi bağlarıyla birbirine bağlanarak huzur ve güven içerisinde yaşaması, İslam dininin iyi anlaşılmasına ve yaşanmasına bağlıdır. İslam dininde sevgi ve saygıyı yok eden, insanların huzurunu bozabilecek hiçbir davranışa müsaade edilmemiş, aksine sevgi ve huzur ortamının korunması için her türlü ölçü ve kuralları ortaya konmuştur. İslama göre insanların birbirlerini sevmeleri imani bir görevdir. Bir Hadisi Şerifde Peygamberimiz ; “;Nefsim kudret elinde olan Allah’a yemin ederim ki; İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi gerçekten sevmedikçe iman etmiş olmazsınız ! yerine gerirdiğiniz zaman birbirinizi seveceğiniz şeyi size haber vereyim mi? Aranızda Allah’ın selamı yaygınlaştırınız.(1)” buyurarak insanların birbirini sevmesinin imani bir görev olduğunu ve insanın ancak gerçek sevgiyle imani lezzete ulaşılabileceğini bizlere haber vermiştir. Sevgiden bahsederken şu inceliğe de burada işaret etmek zorundayız. Sevginin çeşitlerinden bahsedecek olursak onlarca belki de yüzlercesini saymak mümkün. Ancak konumuzun hacmi buna müsait olmadığı için biz burada sevgiyi iki ana guruba ayırmak istiyoruz. Birincisi ; Bizi Allah’a ve Allah’ın rızasına yaklaştıran sevgidir. İkincisi ; ise bizi Allah’tan ve Allah (c.c.)ın rızasından uzaklaştıran sevgidir. Yukarıda anlatmaya çalıştığımız sevgi türü, birinci sevgi türündendir. İkinci türden sevgi ise bugünkü konumuzun sınırları dışındadır. Fakat bu konuyla alakalı Peygamberimizin şu hadisini burada zikredelim. Peygamberimiz bir hadisi şeriflerinde ; “Dünyayı aşırı sevmek her türlü hatalı davranışın başıdır.(2) “ buyurmakta, dünyayı çok sevmek insana Allah’ı ve Allah (c.c.)ın bu dünyada koymuş olduğu ölçüleri unutturacağını bizlere haber vermektedir.... Yazımızın bu son bölümünde sevgide olması gereken kuralları kısaca sıralamaya çalışacağız. Evet, evet yanlış duymadınız sevginin bazı kuralları vardır ki ancak bu kurallara uyulduğu sürece sevgi kalıcı, etkili ve Allah’ın rızasına uygun olur. Sadece birkaçını tespit edebildiğim bu kurallar şunlardır ; 1 . Sevgide ölçü şarttır. Peygamberimiz bir hadisinde bize bunun önemini hatırlatır. “Dostunu severken ölçülü davran ,belki günün birinde düşman olabilirsin. Düşmanına da düşmanlıkta ölçülü davran, belki günün birinde dost oluverirsin.(3)” 2 . Sevgi aklın önüne geçmemeli, aklın kontrolünde olmalıdır. Eğer buna dikkat edilmez ise sevilen şahıslar kutsanır da söylediği sözler yanlış da olsa baş tacı edilir ve böylece hak ölçüleri kaybolur. Bakınız Allah’ın Resulü bu konuda bizleri nasıl uyarıyor ; “Bir şeye olan aşırı sevgin seni kör ve sağır eder.(4)” 3 . Sevgide fedakarlık şarttır. Sevilen şey meşru ve mukaddes bir şey ise yeri geldiğinde canını ve malını ortaya koyabilmen gerekir. Aksi halde bu sevgi gerçek sevgi olmayıp kuru bir iddia olur. Vatana, namusa, dine karşı olan sevgi bu türdendir. 4 . Sevgi Allah için olmalı herhangi bir çıkara dayanmamalıdır. Bir hadisi şerifte “;Amellerin en faziletlisi Allah için sevmek, Allah için buğzetmektir(nefret etmektir). (5)” buyrularak bu gerçek ortaya konmuştur. 5 . Allah için olan sevgi, sevilene gösterilmelidir. Sevdiğimiz kimseye kendisini Allah için sevdiğimizi ifade etmeli, böylelikle karşılıklı muhabbetin ortaya çıkması sağlanmalıdır. Bir hadisi şerifte “Sizden biriniz din kardeşini Allah için seviyorsa ona sevdiğini söylesin.(6)” buyrulmuştur. 6 . Sevgi, hak ve hürriyetleri sınırlayıcı ve engelleyici olmamalıdır. Bazen sevdiklerimizi o kadar sıkarız ki, bizden hariç başka tarafa bakmasına dahi tahammülümüz olmaz. Bu ise yanlıştır. 7 . Sevgi gerektiğinde eyleme dönüşebilmelidir. Sevgi, kuru laf değil yaşanan bir gerçek olmalıdır. Sevgi yaşanmasız olmayacağı gibi , Yaşanmayan sevgi de kalıcı olmaz . 8 . Sevgi insanı birlik ve beraberliğe götürmeli, tefrika ve ayrılık vesilesi olmamalıdır. Sevgide taassuba(tutuculuk), ifrat (aşırılık) ve tefrite (pasiflik) kaçılmamalıdır. 9 . Sevgi insanı Allah’a yaklaştırmalı, isyan ve Allah’tan uzaklaşma vesilesi olmamalı, bizi haramlara bulaştırmamalıdır. 10. Sevgi içten gelmeli zorlanmamalıdır. Sevgi, ruhların birbirleriyle kaynaşması hali olduğu iyi bilinmelidir. Özellikle eğitimde çocuğa sevgi aşılanırken baskıcı olunmamalıdır. 11. Sevgi, sevdiğimizi gerektiğinde kontrol etmeye mani olmamalıdır. 12. Sevgi eşit olmalı veya sevilenler arasında adaletsizliğe sebep olmamalıdır. 13. Sevgi kalıcı olmalı, en ufak bir sarsıntıda yıkılmamalıdır. Kalıcı olmayan sevgi, sevgi değil sempati olduğu bilinmelidir... 14. Sevgimiz genel olmalı, sadece bizden olan veya bizim gibi düşünen değil, hak davaya gönül veren ve İslam için gayret gösteren herkese kalbimizde yer olmalı, sevgimiz onları da kuşatabilmelidir